Galileo Galilei 15 Şubat 1564 yılında İtalya’nın Pisa kentinde doğmuş, astronomi, mühendislik, fizik ve matematik alanında çeşitli çalışmalar yürütmüş, en önemlileri İki Ana Dünya Sistemi Üzerine Diyalog ve Küçük Denge olmak üzere 10’dan fazla kitap yazmış, astronom, fizikçi, mühendis, filozof ve matematikçidir.
Galileo Galilei’nin biyografisine bakıldığında günümüzde gözlemsel astronominin babası, modern fiziğin babası ve bilimin babası gibi isimlerle anıldığı görülmektedir.Galileo 8 yaşında Vallombrosa'daki Camaldolese Manastırı'nda eğitim hayatına başlamıştır. Galileo gençliğinde bir dönem rahip olmak istemiş fakat babasının yönlendirmesiyle birlikte Pisa Üniversitesi'nin tıp bölümüne başvuruda bulunmuştur.Galileo matematiğe ilgisi olmasına rağmen ailesi tarafından, bir doktordan daha az para kazandırdığı düşüncesiyle matematikten uzak tutulmuştur. Babasını bir gün bir geometri dersi dinlemesi için davet etmiş ve ders sonrası Galileo babasını tıp yerine matematik okumasına izin vermesi için ikna etmiştir.1589 yılında Pisa'da matematik bölümü başkanı olmuş1592 yılında ise Padova Üniversitesi'ne geçerek burada 1610 yılına kadar geometri, mekanik ve astronomi hocalığı yapmıştır. Galileo Galilei’nin sevgilisi Marina Gamba’dan evlilik dışı gerçekleşmiş 3 çocuğu olmuştur. Galileo evren hakkındaki görüşleri yüzünden engizisyon mahkemelerinde yargılanmıştır.
Galileo Galilei’nin yaşam özetinde gözlemsel astronomiye katkılarının arasında Venüs'ün evrelerinin teleskopik kanıtı, Jüpiter'in en büyük dört uydusunun keşfi ve güneş lekelerinin gözlemi analizi bulunmaktadır. Galileo ayrıca uygulamalı bilim ve teknoloji alanında da çalışmalar yürütmüş ve geliştirilmiş bir askeri pusula dahil olmak üzere başka aletler de icat etmiştir.
Galileo Galilei'nin Bilime ve İnsanlığa Katkısı Nedir?
Galileo Galilei’nin bilime ve insanlığa katkıları aşağıda maddeler halinde listelenmiştir.
- Sanılanın aksine Ay’ın yüzeyinin dümdüz olmadığını engebeli ve pürüzlü olduğunu keşfetmiştir.
- Jüpiter’in uyduları olduğunu keşfetmiştir.
- Doğanın, matematik bir yapıda olduğunu ileri sürerek Aristoteles'e karşı yeni bir evren anlayışı oluşturmuştur.
- Teleskop ile Venüs’ün evrelerini gözlemlemiştir.
- Güneş lekelerini gözlemlemiştir.
- Galileo Kepler’in süpernovasını izlemiş ve uzak yıldızlar olduğunu savunarak Aristoteles'in gökyüzünün değişmezliği teorisini yalanlamıştır.
- Eylemsizlik ilkesini yasasını açıklamış ve fizik biliminde daha sonra yaşanacak gelişmelerin önünü açmıştır.
- Teleskopla gökyüzünü gözlemleyerek Aristotelesçi doğa anlayışı üzerine dayandırılmış olan Yer merkezli evren tasarımının yıkılmasını sağlayarak Kopernikçi Güneş merkezli evren anlayışını güçlendirmiştir.
- Satürn gözlemlerinde halkasını keşfetmiş ancak bunu uydusu zannetmiştir.
- İcatları, buluşları ve keşifleri ile hayatı boyunca bilime katkı sağlayan başarılı bir bilim insanı olarak yaşamıştır.
- Astronomi, matematik, fizik, felsefe gibi alanlarda kendini geliştirerek hem iyi bir bilim insanı hem de öğretmen olmuştur.
Galileo Galilei Neyi İcat Etmiştir?
Galileo Galilei’nin icatları aşağıda maddeler halinde listelenmiştir.
- Galileo teleskobu,
- Termometre
- Bilencatta
- Mikrometre
- Celatone
- Saat maşası mekanizması
- Galileo pergeli
Galileo bunlarla birlikte daha sonra Isaac Newton gibi önemli bilim insanları ve fizikçiler için bir rehber görevi gören bir dizi yasa ortaya koymuştur. Galileo Galilei’nin icat ettiği yasalar aşağıda listelenmiştir.
- Eylemsizlik kanunu
- Serbest düşüş yasası
- Sarkaçların eşzamanlılık yasası
Galileo Galilei'nin Başlıca Özellikleri ve Önemi Nedir?
Galileo Galilei’nin başlıca özellikleri ve önemine dair bilgiler aşağıda maddeler halinde listelenmiştir.
- 1586 yılında Hidrostatik dengeyi icat etmiş ve La Balancitta (Küçük Denge) isimli kitabı yayımlamıştır.
- 1589 yılında Pisa Üniversitesi'nde matematik bölümünün başına geçmiştir.
- 1590 yılında hiç yayınlamadığı, Du Motu ismindeki kitabın bir kısmını tamamlamıştır.
- 1593 yılında ilk termometresini icat etmiş ancak bu termometre hem sıcaklığa hem de basınca tepki vermiştir.
- 1595 yılında balistik hesaplamayı geliştirecek geometrik ve askeri pergeli icat etmiştir. Daha sonra bu pergeli haritacılık ve genel hesaplamalar için geliştirmiştir.
- 1597 yılında Kepler'e Copernican System hakkındaki düşüncelerini içeren bir mektup yazmıştır.
- 1604 yılında Süpernovanın yerini hesaplamış ve yeni bir yıldız için paralaks olmadığını göstermiştir.
- 1606 yılında kendi hesap pusulası için kullanma kılavuzu yayınlamıştır.
- 1609 yılında teleskobun mucidi Hans Lippershey'in açıklamalarına bakarak kendi teleskobunu geliştirmiştir.
- 1611 yılında Jesuit College tarafından Roma’da onursal bir derece ile ödüllendirilmiştir.
- 1612 yılında Jüpiter’in ayının olası boylam belirlemesi için evrensel saat olarak kullanılabileceğini ileri sürmüştür.
Galileo Galilei’nin Kitapları ve Eserleri Nelerdir?
Galileo Galilei’nin kitapları ve eserleri aşağıda maddeler halinde listelenmiştir.
- Küçük Denge (1586)
- Hareket Üzerine (1590)
- Mekanik (1600 civarı)
- Sidereus Nuncius (1610)
- Süzülen Cisimler Üzerine Söylem (1612)
- Güneş Lekeleri Üzerine Mektuplar (1613)
- Grandüşes Christina'ya Mektup (1615, basım 1636)
- Gelgitler Üzerine Söylem (1616)
- Meteorlar Üzerine Söylem (1619)
- Il Saggiatore (1623)
- İki Ana Dünya Sistemi Üzerine Diyalog (1632)
- İki Yeni Bilime Dair Söylem ve Matematiksel İspatlar (1638)
Galileo Galilei ve Teleskop / Teleskopu Kim İcat Etti?
Teleskop, uzaydan gelebilecek her türde radyasyonu algılayıp görüntüleyebilen ve daha çok astronomların kullandığı, bir rasathane cihazıdır. Teleskop 1608 yılında Hollandalı gözlük üreticisi Hans Lippershey tarafından icat edilmiş ancak gökyüzünü gözlemlemek adına ilk kullanımı 1609 yılında Galileo Galilei tarafından gerçekleştirilmiştir. Teleskopun görevleri; radyasyon toplama, çözümleme ve büyütmedir. Teleskobun en önemli görevi ise radyasyon toplamadır.
Galileo 1609 yılında Hollanda’da teleskobun icat edildiğini duymuş ve çok kısa bir süre sonra kendisi de bir teleskop tasarlamıştır. Galileo, kendi teleskobunu ilk yapılan teleskobu hiç görmeden tasarlamıştır. Galileo teleskobunu sürekli geliştirmiş ve en sonunda otuz kat büyütebilen bir teleskop yapmayı başarmıştır. Galileo 1610 yılında o ana kadar belki de kimsenin yapmadığı şeyi yaparak teleskobunu gökyüzüne doğru çevirmiştir. Galileo’nun bu hareketi bilim tarihindeki en önemli olaylardan birisi olmuştur. Galileo’nun teleskobu ile gördüğü şeyler geçmiş evren anlayışını ve insanın uzayın içindeki yerine ilişkin düşünceleri sonsuza kadar değiştirmiştir.
Galileo teleskobunu ilk olarak Ay’a çevirmiş ve daha önce yalnızca pürüzsüz ve parlak olarak düşünülen Ay’ın kendi ifadeleriyle engebelikayalık, oyuk ve çıkıntılarla dolu olduğunu gözlemlemiş ve hayretler içerisinde kalmıştır. Galileo daha sonra teleskobunu Jüpiter’e doğrultmuş ve gezegenin yanında 3 tane küçük, parlak yıldız olduğunu görmüş yani uydularını keşfetmiştir. Galileo bunlarla birlikte Satürn gezegeninin her iki yanında tümsek gibi görünen şeyleri (o zaman kendisi adlandırmış olmasa da Satürn’ün halkalarını), Güneş’in yüzeyindeki lekeleri ve Venüs’ün evre değişimlerini gözlemlemiştir.Galileo teleskop gözlemleriyle birlikte Kopernik‘in Güneş merkezli sistemine daha da çok ikna olmuştur. Bu gözlemlerini ve Kopernikçi evren görüşünü “İki Büyük Dünya Sistemi Hakkında Diyalog” isimli kitabında dile getirmiştir.
Galileo dışında Britanyalı etnograf ve matematikçi Thomas Harriot da Ay’ı gözlemlemek için bir teleskop tasarlamıştır.Alman matematikçi ve fizikçi Johannes Kepler de optik alanında çalışmalar yapmış ve cisimleri ters gösteren, iki dışbükey mercekli bir teleskop tasarlamıştır. Isaac Newton ise mercekten ziyade aynalı bir teleskop yapmanın daha iyi olacağı sonucuna vararak 1668 yılında reflektör (yansıtıcı) teleskobu icat etmiştir.
Galileo Galilei Neyi İspatlamıştır?
Galileo Galilei 1609 yılında Hollanda’da teleskobun icat edildiğini öğrenmiş ve astronomi gözlemlerinde teleskobun kullanılmasını başlatarak 1609- 1610 yıllarında gerçekleştirdiği bir dizi buluş ile birçok şeyi ispat etmiştir. Galileo teleskop sayesinde; Ay yüzeyinin sanıldığı gibi düzgün değil girintili çıkıntılı olduğunu, Samanyolu Gökadası’nın birçok yıldızdan oluştuğunu, Güneş üzerinde bulunan gölgelerin leke olduğunu ispatlamış ve Jüpiter'in uydularını keşfetmiş, Venüs'ün evrelerinin teleskopik ispatını yapmıştır.
Galileo, Güneş lekelerinin ne Merkür'ün Güneş'in önünden geçerken oluşan gölgesi ne de Güneş ve Dünya arasında bulunan küçük gökcisimlerine ait olmadığını, yalnızca lekeler olduğunu ispatlamıştır. Galileo, Jüpiter’in en büyük dört uydusunu keşfetmiştir.
Galileo Galilei Kopernik Teorisini Nasıl Geliştirdi?
Kopernik’in kurmuş olduğu Güneş Merkezli Evren Kuramı çerçevesinde yürütülen araştırmalar sonucunda Eudoxus, Aristoteles ve Batlamyus’tan beri savunulmakta olan yer merkezli evren kuramı yıkılmış ve Kopernik kuramı Galileo ile gözlemsel açıdan, Kepler ile kuramsal açıdan geliştirilmiş ve böylelikle çağdaş astronominin temelleri atılmıştır.
Galileo teleskopun ilk mucidi olmasa da kendine özgü bir teleskop geliştirmiştir. Hollanda’da teleskopun icadının yapılmasını duyduktan sonra kendisi; öncelikle üç kat ve on kat sonunda ise otuz kat büyüten bir teleskop geliştirmeyi başarmıştır. Teleskop sayesinde Samanyolu’nun, çıplak gözle sönük ve küçük oldukları için ayırt edilmeyen yıldızlardan oluşan devasa bir yıldız topluluğu olduğu keşfedilmiştir. Teleskop sayesinde Kopernikçilerin savunduğu geniş, hatta sonsuz evren varsayımı daha akla yakın bir varsayım olarak görülmeye başlanmıştır. Galileo Samanyolu’nun sayılamayacak kadar çok yıldızdan meydana gelmiş olduğunu ve daha da önemlisi, yörüngesindeki hareketi boyunca Jüpiter’e dört küçük uydunun eşlik ettiğini keşfetmiş ve bu keşif yörünge üzerinde hareket eden bir gezegenin kendi uydularını da beraberinde taşıyabileceğini göstererek Kopernik karşıtı iddiaları geçersiz kılmıştır.
Galileo daha sonra 1610 yılında Venüs’ün de Ay gibi evreleri bulunduğunu keşfetmiş ve kendisine üçlü gezegen gibi görünen Satürn gezegeninin farklı yapısını gözlemlemiştir. 1610 ile 1611 yılları arasında teleskopla Güneş lekelerini gözlemleyip analiz yapmıştır. Galileo’ya göre bütün bu gözlemleri Kopernik teorisini kuvvetle desteklemiştir. Galileo’nun astronomi çalışmalarına yaptığı en büyük katkı astronomiyi popüler hale getirmesi sayılabilmektedir. Galileo’nun popülerleştirdiği astronomi ise Kopernikçi astronomidir.
Kopernik ve Galileo Evren Hakkında Neye İnanıyorlardı?
Antikçağ’dan itibaren kabul görmeye başlayan ve Orta Çağ’a egemen olan Yer merkezli evren anlayışı, Kopernik’in ileri sürdüğü görüşlerle dönüşüme uğramıştır. Bu görüşler, Kepler ve Galilei tarafından da desteklenmiş ve Güneş merkezli evren modelinin yetkinleştirilmesi mümkün olmuştur.
Kopernik 1506 yılında, Frauenburg Katedrali’nde, papaz olarak görevlendirildiği sırada, gökyüzüne olan ilgisi ve orada var olduğu kabul edilen uyumun yarattığı teolojik bir esinlenmeyle ve evrenin yapısına ilişkin sorgulamalarıyla göksel nesneleri incelemeye yönelmiş ve bunların yapılanışını, gökyüzüne ilişkin tek egemen bilim kuramı olan Ptolemaios'un evren modeli üzerinden anlamaya çalışmıştır. Kopernik Göksel Kürelerin Dönüşleri isimli kitabında Güneş merkezli evren modelinin temel ilkelerini ileri sürmüştür. Kopernik, Pythagoras geleneğini izleyerek Aristoteles’i ve onun Orta Çağ’daki kabul ediliş biçimini bütünüyle tersine çevirmiştir.Kopernik’in yapıtı, yeni bir evren modeli olarak değil insan, doğa ve evren kavrayışının yeniden inşası şeklinde değerlendirilebilmektedir. Bununla birlikte, bir düşünce devrimi olarak kabul edilen bu dönüşüm, kendisinden önceki çağlarla olan benzerlikleri kadar, Ortaçağ ile Yeniçağ’ı birbirinden ayıran bir sınır taşı olmuştur.
Galileo İki Büyük Dünya Sistemi Hakkında Diyalog isimli kitabında Kopernik Devrimi'ni olgusal bağlamda delillendiren pek çok açıklama bulunması nedeniyle Papa Urban VIII tarafından engizisyona şikâyet edilmiştir.Galileo'nun, esas itibariyle skolastik yaklaşıma ve onun getirdiği doğa ve evren kavrayışına tamamen karşı çıktığı ve matematiksel bir doğa kavramlaştırması bağlamında görüşlerini geliştirdiği bilinmektedir. Galileo’nun teleskopla göksel cisimlere ilişkin elde ettiği bilgiler “yer merkezli” evren anlayışının yıkılışı olarak yorumlanmaktadır. Galileo’nun ortaya koyduğu bu durum aynı zamanda skolastik düşünceye karşı en önemli karşı çıkış olarak kabul edilmiştir.Galileo, Yer’in evrenin merkezinde olduğu düşüncesinin bir kanıtı olmadığını, eğer Evren’e bir merkez tanınacaksa o merkezin Güneş olması gerektiğini söylemektedir.Galileo’ya gelinceye dek Evren’e tanınan hareketin doğası Aristoteles’in öğretisiyle eşdeğer kabul edilmiştir. Galileo, mükemmel bir dizilişe kavuşmuş gök cisimlerine yaraşan hareketin dairesel hareket olduğunu düşünmüştür.
Kopernik Devrimi Neden Önemlidir?
Kopernik Devrimi, matematikçi ve gökbilimci Nicolaus Copernicus’un 16. yüzyılda gökcisimlerinin durağan değil, sürekli bir devinim içinde olduğunu ve Dünya’nın da içinde olduğu sistemin merkezinde Dünya’nın değil Güneş’in bulunduğunu gösterdiği kozmolojik bir devrimdir.Kopernik Devrimi sadece bilim açısından değil felsefi açıdan da önemli bir anlam taşımaktadır.Kopernik Devrimi’ne kadar gezegenlerin Dünya’nın etrafında döndüğünü iddia eden evrensel düşünce, bireysel anlamda da insanlığın egosantrik tavırlarının açıklaması niteliğindedir.Gezegenlerin Dünya’nın etrafında değil Dünya’nın Güneş’in etrafında dönen gezegenlerden biri olması öznel anlamda, kuşkucu ve sorgulayan bireyler için büyük bir yanılsamanın çözülmesi anlamını taşımaktadır.Kopernik Devrimi, hiyerarşi üzerine kurulu ideolojik yanılsamadan ve dogmatik inançlardan uzaklaşıp her anlamda etik bir Dünya’ya adım atmada büyük bir önem taşımaktadır.
Galileo'nun Keşiflerinin Ölümünden Sonra Ne Gibi Etkileri Olmuştur?
Ölümünden sonra değeri anlaşılan Galilei'nin tüm yapıtları ilk olarak 1842- 56 yılları arasında Galilei uzmanı Antonio Favaro'nun derlediği Le Opera di Galileo Galilei ismiyle yayımlanmıştır.
Galileo’nun Galileo Meselesi isimli kitabı Galileo'nun ölümünden sonra büyük ölçüde unutulmuş ve döneminde yaşanan tartışmalar dinmiştir. Galileo’nun üzerindeki olan yasak 1718 yılında kaldırılıp yeniden düzenlenmiş halinin basım izni alınmıştır. 1741 yılında Papa Benedikt Galileo'nun tam bilimsel çalışmalarının tamamını içeren bir baskısı olan Diyalog adlı eserinin biraz sansürlenmiş basımının yayınlanmasına izin vermiştir. 1978 yılında da gün merkezliliği savunan kitapları yasaklı kitaplar arasından çıkarılmıştır.
Stephen Hawking, Galileo’nun modern bilimin doğmasında, modern bilimin babası olarak kabul edilen Einstein’dan daha fazla etkisi olduğunu söylemiştir. Günümüzde Galileo gözlemsel astronominin babası, modern fiziğin babası, bilimin babası gibi isimlerle anılmaktadır.
Galileo’nun yaptığı astronomik keşifleri ve araştırmalar Aristarkhos teorisi için kalıcı miraslar olmuştur. Galileo tarafından keşfedilen dört büyük Jüpiter Galilean Moons olarak bilinen uyduları miraslar içerisinde bulunmaktadır. Başka bilimsel çalışmalar ve ilkeler de Galileo ismiyle anılmıştır. Jüpiter’in yörüngesine yerleştirilen ilk uzay aracına Galileo Spacecraft ismi verilmiştir.
Galileo, Güneş eksenli Dünya görüşüyle, gezegen sisteminin nasıl işlediğini yüzyıllar önce açıklamış ve kilisenin buyurduğu inancı yerle bir, toplumsal düzeni allak bullak etmiştir. Galileo’nun bu öğretisi ölümünden yıllar sonra dahi kiliseyi rahatsız etmeye devam etmiştir. 1752 yılına gelindiğinde, yani ölümünden 100 yılı aşkın bir süre sonra Galileo’nun öğretisi nihayet onaylanmış ve kabul görmeye başlamıştır. Günümüzde diğer yıldızların etrafındaki gezegenlerde dünya dışı yaşamlar, karanlık madde ve bilinmeyen enerji gibi araştırmalar bile, Galileo’nun devrimsel bilgileri kadar dünyayı değiştirmemiştir. Arjantin’de toplanan Uluslararası Astronomi Birliği üyeleri, Galileo’nun 400 yıl önceki keşiflerinin, topluma, inançlar ve bilime etkileri bakımından çok özel bir yeri olduğu konusunda fikir birliği içinde olmuşlardır.
Galileo’nun yaptığı çalışmalardan ve gözlemlerden elde ettiği sonuçlar özellikle astronomi bilimine önemli katkılar sağlamıştır. Galileo’nun teleskopla yaptığı ilk gökyüzü gözleminin 400.yıldönümü olması nedeniyle Uluslararası Astronomi Birliği (IAU) 2009 yılını, Galileo Galilei’nin Dünya Astronomi Yılı olarak ilan etmiştir.
Galileo Galilei'nin Orantılı Pusulası Nedir? Nasıl Çalışır?
Galileo Galilei 1597 yılında askeri amaçla da kullanılabilen pusulayı ticari olarak piyasaya sunmuştur. Aralarında üçüncü, kavisli bir cetvelle dik açılı iki cetvelden oluşan Galileo'nun orantılı pusulasının birden fazla işlevi bulunmaktadır. Galileo’nun orantılı pusulasını askerler, bir topun namlusunun yüksekliğini ölçmek için, tüccarlar ise döviz kurlarını hesaplamak için kullanmışlardır.
Çizim Pusulasını Kim İcat Etmiştir?
Çizim pusulası, bir kalemi tutmak için bir ucunda bir kelepçe ve diğer ucunda kalem hareket ederken aleti çizim yüzeyinde sabit tutan keskin bir nokta olan metal ya da plastik V şeklinde bir çizim aracıdır. Çizim pusulasının diğer adı matematik pusulasıdır. Çizim pusulası matematiksel hesaplamaları yapmak için ihtiyaç üzerine ortaya çıkmıştır. Çizim pusulasını kimin icat ettiği kesin olarak bilinmemektedir.
Pusulayı Kim İcat Etmiştir?
Pusulayı kimin icat ettiği bilinmemekle birlikte aynı dönemlerde birçok kişi tarafından bulunduğu düşünülmektedir. Pusula genel kanıya göre 12. yüzyılda Çinli ve Avrupalı denizciler tarafından aynı dönemlerde ayrı ayrı keşfedilmiştir. Bir başka teoriye göre ise pusula önce Çinliler tarafından keşfedilmiş ve Araplar vasıtasıyla Avrupa medeniyetine ulaşmıştır. Fransa'da pusuladan ilk olarak 1200 yılında söz edilmeye başlandığı çeşitli yazılardan elde edilen bir bilgidir.
Galileo'nun Mikrometresi Nedir? Mikrometre Ne İçin Kullanılır?
Galileo’nun mikrometresi, her bir uydu ile Dünya arasındaki mesafeyi doğru bir şekilde hesaplamak için tasarlanmış bir cihazdır.Giovanni Alfonso Borelli'nin mikrometrenin yirmi eşit bölmeli bir cetvelden oluştuğunu söylemiştir. Mikrometrenin özelliklerinden biri, teleskopun içine yerleştirilebilmesi ve sonrakinin borusu boyunca kayma özelliğine sahip olmasıdır ve bu sebeple önemlidir.
Sarkaç Teorisi Nedir? Galileo'nun Sarkaçlı Saati Nedir?
Sarkaç teorisi; bir sarkacın ilerleyen zaman içerisindeki davranışının o anki konum ve hız koşullarına oldukça duyarlı olduğunu, yani sarkacın davranışının kaotik olduğunu, ancak buna rağmen, sarkacın bu kaotik davranışı ile ilgili pek çok özellikleri olasılık teorisi yardımıyla belirlemeye yarayan teoridir.
Galileo 1581 yılında hava akımlarının harmonik harekete ittiği bir avizenin sallanma uzaklığı ne olursa olsun her zaman aynı hızda sallandığını fark etmiş ve eve döndüğünde iki eşit uzunlukta sarkaç alarak ikisinin farklı sallantı uzaklıklarında dahi aynı süre içerisinde sallandıklarını gözlemlemiştir.
Galileo sarkaçlarla alakalı birçok deney yapmıştır. Rivayetlere göre Galileo bu deneylere Pisa kulesindeki şamdanın sallanmasını kendi kalp atışını kullanarak izlemesiyle başlamıştır. Two New Sciences isimli kitabında diğer deneylerinden söz etmiştir. Galileo basit sarkaçların izokron oldukları iddiasında bulunmuştur. Gerçekleşen bu salınımların büyüklükten bağımsız olarak ve hep aynı süre içerisinde gerçekleştiği anlamını taşımaktadır. Christiaan Huygens’in Galileo’nun döneminden sonra bulduğu keşfe göre bu çıkarım doğrudur. Galileo ayrıca sarkacın periyodunun, sarkacın uzunluğunun karesi ile doğru orantılı olduğu sonucuna varmıştır.
Galileo’nun oğlu Vincenzo, babasının 1642 yılındaki sarkaç teorilerine dayanarak bir saat resmi çizmiştir. Ancak bu saat çok büyük bir Verge escapement parçasına ihtiyaç duyduğundan hiçbir zaman yapılamamıştır. Hayatının ilerleyen safhalarında Galileo tam anlamıyla kör olduğunda, sarkaç saati için bir saat maşası dizayn etmiştir. Fakat bu maşa 1650 yılında Christiaan Huygens tam anlamıyla çalışan sarkaç saatini yapana kadar kullanılmamıştır. Galileo’dan 100 yıl sonra Christiaan Huygens'in bir sarkacın tautochrone hareketini açıklaması ile doğru bir saat yapılmıştır.
Hidrostatik Denge Nedir? Galileo ve Hidrostatik Denge
Hidrostatik denge, kütle çekime dayalı sıkıştırmanın bayırgı basıncı ile dengelendiği durumu tanımlamak için kullanılan isimdir. Hidrostatik denge akışkanlar mekaniğinde nesnelerin özel kütle çekimini hesaplamak için kullanılmakla birlikte gök fiziğinde de yıldızların çökmeme veya patlamama nedenini tanımlamaktadır. Hidrostatik denge, ısısal basınç ile (dışa doğru) kütlesel ağırlık (içe doğru) arasındadır.
Galileo, 1581 yılında tıp bölümünü kazanmasına rağmen, 1585 yılında üniversiteyi bırakıp Siena ve Floransa’da özel matematik dersleri vermeye başlamıştır. Galileo Galilei bu süre zarfında, küçük miktardaki nicelikler için hidrostatik dengenin yeni bir formunu tasarlamıştır. Bu konu hakkında, La Bilancetta (küçük denge) isimli bir makale yazmış ve el yazması olarak elden ele dolanmıştır. Bu dönem, aynı zamanda, Galileo’nun hareketle ilgili çalışmalarına başladığı döneme de denk gelmektedir.
Galileo Galilei'nin Eğitim Hayatı Nasıldır?
Galileo, ilk öğrenimini Floransa'da Vallombrosa'daki Camaldolese Manastırı'nda tamamlamasının ardından 1581 yılında Pisa Üniversitesi’nde tıp öğrenimine başlamıştır. Ancak Galileo mali durumu yüzünden okulu bırakmak zorunda kalmıştır. 1583 yılından itibaren ise matematiğe yönelmiş ve bu konuda yaptığı çalışmalarla 1589 yılında Pisa'da profesör olarak matematik bölümünün başına geçmiştir. Galileo 1592 yılında ise Padova Üniversitesi'ne geçiş yapmış ve bu üniversitede 1610 yılına kadar çalışarak geometri, mekanik ve astronomi dersleri vermiştir.
Galileo Galilei İtalyan Lisesi 1870 yılında Türkiye'nin İstanbul şehrinde bulunan Beyoğlu ilçesinde kurulmuş yabancı bir özel lisedir.İtalyan Lisesi ilk başta Türkiye’de yaşayan İtalyan asıllı ailelerin çocuklarına anaokulu ve ilkokul olmak üzere iki kademede eğitim vermesi amacıyla kurulmuş ancak ilerleyen dönemlerde Türk öğrencileri de kabul etmeye başlamıştır.
Galileo Galilei'nin Ailesi Kimdir? Aile Hayatı Nasıldır?
Galileo Galilei 6 kardeşin en büyüğüdür. Babası ünlü bir lavtacı ve müzisyen olan Vincenzo Galilei, annesi ise Giulia Ammannati’dir. Kardeşleri; Michelagnolo Galilei, Benedetto Galilei, Giulia Galilei, Livia Galilei ve Virginia Galilei’dir. Galileo Galilei’nin sevgilisi Marina Gamba’dır ve ondan olma çocukları; Maria Celeste, Livia Galilei ve Vincenzo Gamba’dır.
Galileo Galilei’nin aile hayatına bakıldığında; babasından erken yaşta lavta tekniği, otoriteyi sorgulama yetisi, dikkatli ölçüm ve deney yapma becerisi, ritmi müzikal bir şekilde irdeleme ve matematik ile deneysel yollarla sonuca ulaşma becerilerini aldığı görülmektedir. Galileo ailenin en büyük çocuğudur ve beş kardeşinden ikisi bebekken ölmüştür. En küçük kardeşi Michelangelo yetenekli bir lavtacı ve müzisyen olmuş fakat bu durum Galileo'nun gençliğinde mali sıkıntılara yol açmıştır. Michelangelo babası tarafından kayınbiraderlerine söz verilmiş olan başlık paralarının kendine düşen kısmını ödeyemediği için kendisine davalar açılmış ve Galileo da zaman zaman kardeşine müzikal projeleri için borç vermiştir. Yaşamış olduğu mali sıkıntılar Galileo'da erken yaşta para edecek buluşlar yapma isteği doğurmuştur.
Galileo sekiz yaşındayken ailesi Floransa'ya taşınmış fakat kendisi iki yıl boyunca Jacopo Borghini ile yaşamıştır. Daha sonra kendisi de eğitim amacıyla Floransa'nın 35 kilometre güneybatısındaki Vallombrosa'daki Camaldolese Manastırı'na gitmiştir.
Galileo Galilei Evlenmiş Midir?
Galileo Galilei evlenmemiştir. Galileo, sık sık Venedik'e yaptığı gezilerden birinde Andrea Gamba'nın kızı Marina Gamba ile tanışmış ve onunla bir ilişkiye başlamıştır. Galileo’nun Marina Gamba ile gayri resmi bir ilişkisi olmuş ve bu ilişkiden 3 çocukları olmuştur.
Galileo Galilei Çocukları Var Mıdır?
Galileo Galilei’nin 3 çocuğu olmuştur. Çocuklarının isimleri; Maria Celeste, Livia Galilei ve Vincenzo Gamba’dır.
Galileo Galilei Kaç Yaşında Vefat Etmiştir?
Galileo Galiei 8 Ocak 1642 yılında 77 yaşındayken ateş ve kalp çarpıntısı sebebiyle vefat etmiştir.
Galileo Galilei Mezarı Nerededir?
Galileo Galilei’nin mezarı İtalya’nın Floransa şehrinde bulunan Santa Croce Bazilikası’ndadır. 1737 yılında Galileo’nun anısına bir anıt dikilmiş ve Bazilika'nın ana bölgesine gömülmüştür. Bu süre zarfında Galileo’nun üç parmağı ve bir dişi bedeninden alınmıştır. Üç parmağından bir tanesi günümüzde Floransa Bilim Tarihi Müzesinde sergilenmektedir. Galileo’nun kızı Maria Celeste 2 Nisan 1634 yılında ölmüş ve Santa Croce Bazilikası'nda babasının yanına gömülmüştür.
Galileo Galilei'ye Benzer Bilim insanları Kimlerdir?
Galileo Galilei’ye benzer bilim insanları aşağıda maddeler halinde listelenmiştir.